İslami Finans Okuryazarlığı 2

İslami finansal okuryazarlık büyüyen ve gelişen bir konsept ve araştırma alanı olarak ön plana çıkmaktadır. Birçok ekonomide konu ile ilgili araştırmalar yapılmış ve bulguları raporlanmıştır. İslami finans anlamında bir merkez olma potansiyeli taşıyan Türkiye özelinde araştırmalar bulunsa da henüz bu kapsamda bir inceleme yapılmamıştır. Devamlılığı bulunacak bir araştırmaya olan ihtiyaç hem politika geliştirenler hem finansal kurumlar için önem arz ederken Türkiye’de İslami finansal bir merkez oluşturmak adına ihtiyaçtır. Dahası araştırmacılar için bu alandaki gelişmeleri incelemek sorumluluktur.


Faizsiz bir iktisadi paradigmayı öngören İslami finans öncelikle insanlığın yüksek refahını hedef alan ilkeler tabanı üzerine yerleşmektedir. Bu ilkelerin tamamının insanlığın genel kabulü içinde olduğunu bu ve diğer araştırmalarımız göstermektedir. Ancak faiz konseptinin belli oranda kabul gördüğü ve paradigmayı değiştirmek anlamında asıl meydan okuyucu ilkenin faizin reddi olduğu görülmektedir ki İslami finans ve faizsiz finans belki bu nedenle eş anlamlı kullanılmaktadır. 

Faizin İslam dinince Allah indinde haram olduğunun ilanından bu yana insanlık için faizsiz bir iktisat ve bunun bileşeni olan finans düşüncesi geliştirmek ödev haline gelmiştir. Bunu mümkün kılacak matematik ve zihinsel kabiliyetlere ulaşmak da sorumluluk olarak görülmelidir. Bu yaklaşım tıpkı zekât mükellefi olan bir Müslümanın noksansız muhasebe kabiliyetine sahip olmasına paraleldir. Farabi’nin matematik kabiliyetleri miras mallarının hakkıyla taksiminde kullanmak amacıyla işlevsel hale getirmesi bunun en güzel temsillerindendir. Finansın hakkınca sunulması alanındaki alınmış sorumlulukların örneği ise bugün temel paradigmasını risk paylaşım temeli üzerinde yerleştiren İslami finansın, bankacılık, sigortacılık, sermaye piyasası gibi uygulamalarıdır. İslami finans bir bakıma finansın risk paylaşım temelindeki orijinal teorilerine rücu niteliği taşımaktadır.

İslami finansal okuryazarlık Müslümanlara ödevken insanlığın geneli için de bir çözüm önerisidir. Finansal okuryazarlık konsepti insanların varlıklarını kapitalizmin sömürü alanlarına açan bir karakter kazanmıştır. Bugün faiz problemleri orta öğretim seviyesinde müfredata girmiş, üniversite sınavlarında başarının gereği olarak sunulmuş, faizli modeller bilgisi bir prestij göstergesi olarak kabul edilmiştir. Bu çalışmalar hangi amaca matuf olmak için yapılmaktadır sorusu ise henüz sorulmamıştır.

Yıllarca gerçekleştirilen bu mühendislik çalışmaları karşısında hakkı söylemek bir boyun borcudur. Faiz, risk transferi ile kapitali tekelleştirerek insanlığı tahakküm altına alacak bir son hazırlamaktadır. Seferimiz insanlığın yüksek refahı ülküsünün çağrısına uymaktır.

Doç. Dr. Yusuf DİNÇ
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi
İslam Ekonomisi ve Finansı Öğretim Üyesi